Pizagor ve Deli Saçmaları!

Doha-Kuala Lumpur arası uçarken 3 film seyrettim: Big Hero 6, There Is Something About Mary ve Dracula Untold... Big Hero 6 klişelerle dolu bir çizgi filmdi, beğenmedim. Filme dair herşey bir yerlerden alınmış ve harmanlanmış gibi geldi. Filmin çıkış noktası olan 'nerd'lerin kostüm giyip süper kahramancılık oynaması fikri Kick-Ass'te çok güzel işlendiği için bu anlatı selefine nazaran bence gayet yavan kaldı. Ayrıca fim boyunca sürekli seyirciyi başka tarafa yönlendirip, gerçek suçlunun geri planda bırakılan biri çıkması şeklindeki son dakika ters köşesi zaten artık bıkkınlık veren bir klişe. Bence alalade bir çizgifilm, 5/10 yeter bunun için... Ah Mary Vah Mary ise 98 ya da 99'daki izlememdeki keyfi yaşattı yeniden. O efsane ilk 20 dakika yine ağzımın kulaklarıma varmasına yetti. Tek sorun şu ki Qatar Havayolları filme sansür uygulamış. Bir diğer efsane bölüm olan Ben Stiller'ın otel tuvaletindeki sahneleri esnasında ekran kararıp sakıncalıdır şeklin

Albüm: Don Kişot... Sanatçı: Flix... Yayıncı: Marmara Çizgi... Aforizma: Örümcek Adam'da defalarca, Uzay Şövalyesi Rom'da da bir defa Nova 'nın ağzından duyduğumuz Ben Amca'nın meşhur mottosu, 'Büyük güç, büyük sorumluluk getirir!'

Bazen uçuş şirketinin politikası gereği müstehcen bulunan bölümleri kırpılsa da uzun uçak yolculuklarının olmazsa olmazı izlenen bir ya da birkaç film.  'Edge of Tomorrow' da  Doha-Ankara arası uçarken seyretiğim ve deyim yerindeyse bayıldığım bir film oldu... Bol bol spoiler içeren giriş özetime gelirsek... Dünya uzaylı istilası altındadır, kaleler düşmüştür. Amerikan ordusunun iletişim subayı, bir nevi ekranlardaki yüzü Albay Cage'e tanıtımını ekranlarda yine kendisinin yaptığı yeni savaş elbiseleri ile düşmana yapılacak saldırıda görev verilir. Ancak Cage kendisinin gerçek bir asker olmadığını söyleyerek ve generali de ince yollu tehdit ederek bu görevi kabul etmez. Az buçuk askerlik yapan herkesin bildiği üzere askerlikte emre itiraz etmek kabul edilebilir bir durum değildir. Tutuklanır, rütbesi alınır, eğitimsiz, savaşma tecrübesi olmayan er Cage olarak bir gün sonraki sahil çıkarmasına katılır. Bu çıkarma dünyalılar tarafı açısından büyük bir yıkım olur... Bu

Bazen çizgiroman okurunun gözü korkar dört yüz – beş yüz sayılık külliyatı karşısında bulunca. Gönül başlamak, ucundan köşesinden bulaşmak ister ama ‘Sakın bir çılgınlık yapayım deme, boşver, kaç kaç kaç kaç!’ diye durmaksızın fısıldayan mantık buna engel olur. Sonrasında külliyat her geçen gün biraz daha genişlerken tutkulu gözler hala aynı ikilem içerisinde bu durumu izler... Eskiden gözümü sadece X-Men korkuturdu. Tutuldu diye had safhada sömürülmüş, ucu bucağı olmayan o koskoca mutant evreni gözümde büyüdükçe büyür, anlayamama korkusu herhangi bir X-Men serisine başlamam hususunda ciddi direnç oluştururdu... Sanıyorum bünyesinde barındırdığı sıkıcı Iron Man ve Captain America tiplemeleri sebebiyle ilgimi fazla çekemeyen Avengers evreni ise bu endişelerimin uzağındaydı. Nereden başlarsam başlayayım bir şekilde adapte olabilirim diye düşünürdüm... Sonra Bendis çıkageldi, Ultimate evrenindeki girift olmaktan uzak işlerini bırakıp Avengers’ın dümenine oturdu ve yatağında s