Yalınayak Gen’in Hissettirdikleri...




Toplama kamplarında Nazi subayları Yahudileri, engellileri, çingeneleri çoluk çocuk demeden odalara doldurur ve bu zavallıları birkaç dakika içinde öldürecek gazı odaya vermeye başlarlar. Odaya pompalanan gaz önce aşağıya çökerek evvela en altta kalanları etkiler ve sonra yavaş yavaş yukarılara doğru yükselir. İnfaz tamamlandıktan sonra gaz odalarının kapıları açıldığında hep aynı manzarayla karşılaşılır. O ceset yığınının en altında bebekler, bebeklerin üzerinde çocuklar, çocukların üzerinde kadınlar ve en üstte de erkekler...

Bu çarpıcı gerçek öykü, sadece birkaç saniye daha fazla yaşayabilmek için insanın neler yapabileceğini, insan tabiatının ne kadar acımasız, rezil, bencil olduğunu, hayatta kalma dürtüsünün insanı nasıl hayvanlaştırdığının hikayesidir bir yandan da!

İşte Keiji Nakazawa'nın 2. Dünya Savaşı'nda atom bombasıyla safdışı bırakılan Japonya'da yaşanan trajedileri bir çocuk karakter üzerinden karelere döktüğü şaheseri 'Yalınayak Gen’i okurken bu yaşanmışlığı hatırlarım. O kitaplardaki karakterlerin acımasızlığı karşısında midem bulanır. Belki de bulantımın sebebi gerçeğin dayanılmaz ağırlığıdır, benzer durumda hepimizin aynı tepkileri verecek olmasının korkusudur, kimbilir...



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutantın Alpha’sı, Gamma’sı, Omega’sı...

Nils Holgersson ve Morton: Sapasağlam Bir Çocukluk Nostaljisi...

Clone...