Kayıtlar

Captain America etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Haddini Bilememek...

Resim
‘Avengers: Sonsuz Savaş’ albümünden çok sevdiğim, tatlı tatlı laf sokuşturmalı, enfes bir paneldir bu. Özgün kareyi merak etmekle birlikte özellikle arayışında değildim. Geçenlerde tesadüfen karşıma çıkınca da kayıt altına almadan duramadım. Orjinalindeki ‘Army – Air force rejected me yesterday’ kelime oyununu aynı vuruculukta çevirmek maalesef mümkün değil ama Türkçeleştirirken  - hakkını teslim etmek lazım -   oldukça iyi kotarılmış... Ve sana bir çift lafım var eyyyy Steve... Sen kimsin de kendini hazırcevap bir kadınla söz düellosuna girecek yetkinlikte görüyorsun! Haddini bil! Çapını beyhude zorlama! Süper insan serumu bedenini zirveye taşıyor tamam da erkek beyninin çaçaronlukla ilgili o doğuştan ezik kıvrımlarına bir etkisi var mı sanıyorsun 😒

Hava Cıva Kuvvetleri :)

Resim
Avengers'ın ordu kökenli iki üyesi tatlı tatlı birbirlerine laf sokuşturuyor. Rogers'a göre hava - cıva kuvvetleri, teknik terminolojiye göreyse Hava Kuvvetleri'nden Albay Carol Danvers (ki kendisi bu kostümü giydiğinde tenzili rütbeyle Captain Marvel yani Yüzbaşı Marvel olmakta) ile Danvers'a göre hava kuvvetlerine kabul edilmeyen boynu büküklerin gittiği Kara Kuvvetleri'nden emekli Steve Rogers (ki o da bildiğiniz üzere Captain America yani Yüzbaşı Amerika oluyor) arasındaki atışmayı zevkle okuyorum... Bayıldım bu tarza, bravo Warren Ellis 😉 Not: Görsel, Marmara Çizgi'nin yayımladığı 'Avengers - Sonsuz Savaş' albümünden alınmıştır.

Süper Asker Serumu ve Kellik İlişkisi...

Resim
Crossbones'un haşatını çıkardığı bu ihtiyar, Steve Rogers'tan başkası değil. Böylesi yaşlanmasının nedeni de bedenini insan formunun olabilecek en üst seviyesine taşıyan 'Süper Asker Serumu' nun etkisinin ortadan kalkması. Böyle bir gücü yitirmenin psikolojisi bir tarafa, Rogers'a esas vurucu darbe Crossbones'un sert yumruklarından değil de geniş kitlelerce kabul görmüş bir ana akım comics kuralının kendisi için uygulanmamasından geliyor olması muhtemel. Yazılı olmayan bu kurala göre erkek kahraman yaşlansa da saçları delikanlılık çağının gürlüğünden yitirmez, en fazla şakaklardan, o da kendisini geçmişe göre daha da çekici bir hale büründüren, hafif bir açılma olabilir. Bu yaşlandırma kuralının kadın versiyonu azıcık farklıdır: Kadın kahraman, yüzü - gözü kırışsa, hatta bir ayağı çukurda olsa dahi bedeninin diriliğini, gençlikteki hoş kıvrımlarını kaybetmez... (Ki zaten bu ikiliyi erkeğin yaşlılık ütopyası olarak da adlandırabiliriz...)  Ancak ihtiyarl

Sarkazm...

Resim
Baron Zemo'nun sarkazmına şapka çıkardım.  Şu nursuz herif dahi günümüze uyarlamış ya kendini!  Pek bi' sevimli olmuş... Böyle değildi bu adam. Acımasızdı, tahammülsüzdü, hatayı affetmezdi, sorgulamayı gereksiz bulup doğrudan öldüren bir katildi. Motivasyonlarını, planlarını, aralara espriler serpiştirmeden, büyük bir ciddiyetle kahramana anlatmaktan zevk alan bir kötüydü.  Ve işinin gerektirdiğinden çok daha ciddiydi.   Gülen surat emojisine baktığında 'Sanatçı bu resimde ne anlatmak istemiş acaba?!!' diyecek kadar tebessüm yoksulu, mizah yoksunuydu. Ama görüyorum ki geçen yıllar ona da yaramış, yumuşamış, daha bi' rahat davranır olmuş, milyonları katlederim ama esprilerimi de patlatırım moduna girmiş ... Sinematik evren stili, Zemo gibi eğilmez - bükülmez düşündüğüm bir kaleyi dahi rüzgarına katmış... Not: Görsel, Gerekli Şeyler logosuyla yayınlanmış Avengers Açmaz albümünden alınmıştır.

Marvel’in milliyetçiliği üzerine bir çift kelam..

Resim
Şu pek meşhur Amerikan değerleri ‘Truth, Justice and The American Way’ üçlemesinin çizgiromandaki en bilindik karşılığı olarak New 52 öncesinin o klasik sıkıcı ikonik Superman’i söylenegelir hep. Bana göreyse bolca milliyetçilik sosuyla sunulan Kaptan Amerika (tabi ki son günlerde ortaya çıkan Hydra ajanı Steve Rogers gelişmesini gözardı ederek ve karakterin 75 yıllık köklü geçmişine bakarak) Superman’in bir adım önünde ilerler.. Kaptan Amerika milliyetçilik kavramını zamanın Amerikan gerekliliklerine göre tanımlayan bir karakter aslında. Karakterin gelişiminde de, bu iddiamı destekleyecek şekilde, çeşitli evreler olduğunu düşünüyorum. İlk çıkış noktası tam da sıcak savaş zamanının gerektirdiği, bütünleştirici bir kör milliyetçilik.. Bu ‘Geber pis nazi!’ döneminde ‘yapması gerektiği gibi’ savcı – hakim – yargıç – efendi – emperyal Amerika’nın bir nevi çizgiroman yüzüdür.. Savaş sonrası ise bu sipsivri milliyetçiliğin çıkıntıları bir miktar törpüleniyor. Tek kurtarıcı Amerika

Hail Hydra!

Resim
AHAHAHAHAHAHAHAHAHAHA!!! Tüm sayfaya yeni nesil kahkaha efekti döşeyesim geldi bu çok yeni tarihli paneli gördüğümde... Sinirlerim bozuldu da... Amerikan doktrinlerinin ikonik savunucusu ve uygulayıcısı yılların 'Kaptan Amerika'sı meğer Hydra ajanıymış! 'Klondur o klon' ya da 'Örgüte sızmaya çalışıyordur' şeklindeki yüksek olasılıklı ilk tepkileri yanıtlayayım: Dedikodular Steve Rogers'ın daha bacak kadarken Hydra toplantılarına katıldığına dair panellerin de hikayede yeraldığı yönünde... Eee peki Grant Morrison'ın New X-Men'in dümenindeyken anlattığı bir 'Weapon I' öyküsü vardı, ona ne oldu? Super hero janrı ile haşır neşir okurlar 'Weapon X'in Wolverine olduğunu bilir de X'e yani 10'a gelinceye kadar laboratuar ortamlarında ortaya çıkarılan diğer kanlı canlı silahları pek bilmez. Mesela 'Weapon I' olarak nitelendirilen Kaptan Amerika'nın, onyıllar öncesine dayanan ve mutantlara karşı yü

Steampunk Avengers

Resim
Brian Kesinger'dan... Özellikle Hulk'ın şapkasına şapka çıkarıyorum. Müthiş!

Marvels – Mucizeler

Resim
Marvels – Mucizeler, konunun sıradan bir insanın çevresinde döndüğü, muktedir kahramanların ise figürana dönüştüğü inovatif bir hikaye.. Fasiküller boyunca kendini tekrar eden tema, yeni bir çağın, kahramanlar çağının ortaya çıkışıyla bu ‘Mucizeler'in birer kahraman mı yoksa tehdit mi olduğunun sorgulanması. Hikaye edilen, alalade hayatını sürdüren sıradan insanın, ilk mucizeler Human Torch (bu noktada gerekli bir açıklama; bahsi geçen karakter Marvel Comics’in öncülü Timely Comics döneminin Human Torch’u, Fantastic Four’unki değil) ve Namor'un ortaya çıkışıyla, bu yeni duruma, bu köklü değişikliğe ne tepki vereceğini şaşırması, sevse bağrına mı bassa yoksa nefret mi etse bilememesi üzerine en temelde.. İz bırakan Marvel öykülerinden devşirilmiş paneller eşliğinde mucizelerin kendi iç dünyalarında yaşadıkları gelgitler ve sebep oldukları yıkımlar; kendilerine verilen kahraman ya da devlet düşmanı payeleri arasındaki gidip gelmeler; bazılarının bazen birer moda ikonuna d

Lego Varyantları

Resim
Skottie Young’ın bebe Marvel karakterli kapaklarından sonra bu kez de Lego varyantları ortalığı kaplayacak gibi görünüyor... Lego çizerlerinden Leo Castellani, Christopher Jones ve Adam DeKracker bazı yeni Marvel fasikülleri için unutulmayan Marvel kapaklarını (ve hatta panellerini) Lego formunda yeniden yorumladı...

Skottie Young Baby Variant : Infinity #1

Resim
Infinity #1 / Skottie Young

Weapon Plus...

Resim
Weapon Plus, Grant Morrison'ın topyekün Marvel evrenine, özelinde Wolverine'e ve X-Men'e ve bence çok önemli bir köken revizyonu olarak Kaptan Amerika'ya sarsıcı katkısı... V For Vendetta'yı hatırlayalım: Alan Moore'un okuyucuya 'Vendetta' ya da 'Vengeance' kelimelerinin başharfi olarak hazmettirdiği V, hikayenin bir noktasında bir harf oyunuyla V (5) numaralı deneğe evrilir... İşte Grant Morrison da aynı oyunu oynuyor bize: Yılların Weapon X'i bir anda Weapon 10'a dönüşüyor, Weapon ise öncülleri ve ardılları olan dehşetengiz bir projenin kod adına... Alan Moore'un bu V oyunundaki deha bana hayli yaratıcı gelmişti. Lakin Grant Morrison'ın buna öykünmesi de, fikrin (ç)alıntı olmasına rağmen, hikayenin güzelliğinden götürmemiş... Grant Morrison'ın X alemine aniden soktuğu Fantomex'i yaratmasındaki amaç hemen kendini belli ediyor: Weapon Plus gizemini ağır ağır afişe etmek! Kendisini Xavier'a ve Jean

Skottie Young Baby Variant : Captain America #1

Resim
Captain America #1 / Skottie Young

Caveman Süperlere Karşı...

Resim
Çizgiroman dostlarımızdan biri feysbukta paylaşmış, bayıldım... Tayyar Özkan’ın meşhur mağara adamı, anlı şanlı süper kahramanları eşşek sudan gelinceye kadar dövmüş... Sadece dövmekle yetineceği ise meçhul çünkü bakışları pek bir karanlık... Saçı başı dağılmasına rağmen Superman’in bozulmayan o buklesi, Kaptan Amerika’nın kırılmaz bilinen kalkanı gibi harika ayrıntılar var bu panelde... Sen çok yaşa Tayyar Üstad, harika bir çizim olmuş... Cavemen Süperlere Karşı

Örümcek Adam Broadway’de...

Resim
Çizgiroman karelerinde pek çok kez Broadway’e yolu düşen Örümcek Adam bu kez bambaşka amaçlarla Broadway’de... Sevgili duvar sürüngenimiz yazarlığını Julie Taymor ve Glen Berger’in, yönetmenliğini yine Julie Taymor’un, müziklerini ise Bono!!! ve Edge’in!!! yaptığı Spiderman : Turn Off The Dark müzikaliyle 14 Kasım 2010 tarihinden beri izleyicilerinin karşısına çıkıyor... Aksiliklerle başlayan ve bugüne kadar kadrosundan 3 kırık ve 10 metre yükseklikten düşme zayiatıyla devam eden müzikalde Örümcek Adam rolünde Reeve Carney, MJ rolünde Jennifer Damiano, Yeşil Cin rolünde ise Patrick Page yeralmakta… Örümcek Adam müzikaliyle ile ilgili haberleri okuduktan sonra merak etmeye başladım ‘Acaba Broadway sahnelerinde kendine yer bulmuş başka süper kahramanlar var mı?’ diye... Yaptığım meşakkatli ve yorucu :) araştırmanın ortaya çıkardığı ayrıntılı dosyayı açıyorum... Broadway’de kendine ilk yer bulan kahramanımız Superman... Özellikle televizyon dizisinin yakaladığı yüksek izlen

Çizgiromana Bulaşan Politika ya da Politikaya Bulaşan Çizgiroman...

Resim
Amerika kaynaklı iki makaleden okuduğuma göre Amerika çizgiroman satış rakamları ciddi oranlarda düşüyor. 2010 Ağustos ayında geçen yılın Ağustos’una göre %17’lik ciddi bir kayıp var ki bu rakam 2008-2009 Mayıs ayları arasında ortaya çıkan %19’luk düşüşten sonraki en yüksek oran... Makalelerden biri bu düşüşün nedenini, özellikle sektör lideri konumunu sürdüren Marvel’in Obama taraftarı duruşunda ve Obama’ya muhalefet eden gruplara çizgiroman karelerinde gösterdiği tepkilerde arıyor... Hatırlarsanız Amerikan başkanı seçildikten hemen sonra Obama, 6 sayfalık özel bir hikayeyle, Amazing Spiderman’in 583. sayısında kendine yer bulmuştu. Hatta kapak da neredeyse tamamen Obama’ya adanmış, Örümceğimiz ise arkaplanda Obama’yı fotograflamaya çalışırken çizilmişti. Örümcek Adam’ın hala Amerika’nın en popüler süper kahramani olduğuna şüphe yok... Her bir sayısının satış rakamları da her ne kadar geçmişteki gibi olmasa da hala ayrı ayrı ilk 25 sıralamasında yer alıyor... Sırf şu son iki cüm