Maximum Carnage...


Doktor Ahtapot, Elektro, Akbaba, Kraven, Kertenkele sarmalından yıllar boyu çıkamamış olan Örümcek Adam, Venom’ın doğuşuyla birlikte, 
para - şan – şöhret – hükmetme - güç şeklinde karşımıza çıkan alışılageldik süper kötü güdülerinden gayrı, beklentileri farklı, motivasyonları garip ve çarpık zihniyetli bir düşman kazanır. Tarzıyla apayrı olan Venom okur nezdinde bir anda popülerleşirken, gördüğü talep gereği olarak ‘Amazing Spider-man’ sayfalarını her yıl en az bir kere ziyaret eder olur. Söz konusu dönemde bu seriden yılda onbeş fasikül çıktığını düşünürsek asgari iki fasikül süren bir hikayede Venom’ın arzı endam eylemesi önemli bir göstergedir. Venom’ın popüleritesi gibi ortakyaşarı da bulaşıcıdır; kendisinden türettiği Carnage ise Örümcek Adam hikayelerine bambaşka bir boyut katar, adeta Comic Code Authority derecelendirmesinde vahşet babında kademe atlatır. Venom’ın az da olsa insaflı ve kendi ifadesiyle ‘katlederken seçici’ bir tavrı varken Carnage kaosun çocuğudur. Uzaylı ortakyaşarından bağımsız bir şekilde, dünyalı olan tarafının manyaklığının ve deliliğinin ağır bastığı Carnage’in gerçekleştirdiği seri katliamlarda herhangi bir nedensellik aramaya gerek yoktur. Ne bir plan çerçevesinde, ne de nihai bir amaç uğruna hareket eder; dürtüseldir, anlıktır tüm hareketleri. Ve Carnage’in doğuşu baba Venom’da beklenmedik birşeyler tetikler. Katliamlar karşısında hissettiği sorumlulukla birlikte ezeli ve ebedi düşman Peter Parker ile ortak hareket eder ve bu müttefiklik sonrası Carnage tehdidi anca son bulur. En azından biz okurların bildiği kadarıyla bu mücadelenin sonucunda Carnage’in Venom’ın ortakyaşarından türeyen tarafı yok edilmiştir...

'Maximum Carnage' ise bu olayların kısa bir süre sonrasından başlar. Hikayenin ilk sayfalarında Cletus’u süper suçluların tutulduğu bir hapishanede, bunlardan akıl hastası olanları tedavi edeceği iddiasındaki bir doktorun önünde görürüz...

Bir ara not olarak belirtmek gerekirse, hikayenin bu ilk sayfaları ve akıl hastası olan suçluların tedavi edileceğine olan inanç Arkham Asylum döngüsünü; genel olarak Cletus’un hal, tavır, davranış ve söylemi de Joker’i anımsatıyor bana. Bu arada Arkham’da her seferinde vuku bulduğu üzere bu iyi niyetli girişimin sonu da hüsran olacaktır zaten...


Cletus'un zihinsel çarpıklığına zıt şekilde bedensel olarak gayet zindedir, sadece kan değerlerinde tıbbın henüz teşhis koyamadığı bir anomali vardır. Hemen peşisıra bu anomalinin sebebinin yok edildiği sanılan uzaylı ortakyaşarın değişime uğrayarak Cletus’un bedeniyle birleşmesi olduğunu öğrenir okur. Carnage’in yeniden ortaya çıkmasıyla hapishanede katliam başlar. Hapishaneden kaçarken Carnage'in yanında kendisi kadar sapkın bir katil vardır; Shriek. Sonrasında 'aile' dedikleri bu tuhaf ortaklıkta, baba Carnage ve anne Shriek’ın yanına yavru olarak Doppelganger katılır, peşisıra da Demogoblin ve Carrion. Artık 'aile' tamamlanmıştır...

Bu ölümcül grubun karşısında yalnız bir Örümcek Adam’ın fazlaca bir şansı olmayacağı açıktır ancak destek kuvvet yoldadır. Bu esnada Los Angeles’ta kendince kahramancılık oynayan Venom, Carnage’in yeniden ortaya çıkması haberiyle hemen kendini New York’a atar. Ona göre Carnage Venom’ın sorumluluğudur, onun çılgınlığını ve varlığını sonlandırması gerekmektedir ve bu durumun onu yine büyük şeytan Peter Parker ile müttefikliğe sürüklemesine razıdır...

Bu arada yine bir ara not olarak belirtmek gerekiyor ki Carnage’in doğuşu Venom’ın yazarlar tarafından yorumlanışında da farklılık yaratmıştır; tehlikeli bir katilden adeta Punisher benzeri, öldürmekten geri durmayan bir adalet sağlayıcıya dönüşür Venom...

Bu Örümcek Adam – Venom müttefikliği de genişler hikaye boyunca, iyiler takımı da peyderpey Kara Kedi, Pelerin ve Kama, Firestar, Deathlok, Morbius, Iron Fist, Nightwatch ve Kaptan Amerika ile zenginleşir, tereddütler, ayrılışlar ve geri dönüşler yaşanır...

Sözün özüne, hikayenin tarafımca yorumuna gelirsek...

'Maximum Carnage', Cletus Kasady’nin geri dönüşünü anlatan çok uzun bir hikaye. Ondört fasikül süren, 1993 senesinden bu öykü zamanın dört farklı Spider-man serisinde (Spider-man Unlimited, Amazing Spider-man, Spectacular Spider-man, Web of Spider-man) hemen hemen haftalık olarak yayınlanıyor. Ondört fasikül sürüyor sürmesine de ortada sürekli gelişen bir hikaye de yok: fasiküller boyunca yaşanan sadece bir sürü katliam (ki hakikaten 'Maximum Carnage' isimlendirmesine yaraşır şekilde had safhada kıyım), kapışan taraflar, savaş alanından kaçan bir ekip, bir sonraki karşılaşmayı bekleme rutini ve döngüsü. Üzerine katıp ilerleyemiyor bir türlü, aksıyor. Venom’ın ve Carnage’in popülaritesinin tavan yaptığı söz konusu dönem için satış garantili bir hikaye olduğu açık. Ancak o dönemi ne kadar sevsem de böylesi sakız gibi uzatılmış ve amaçsız dönüp duran bu hikaye bana hitabetmiyor açıkçası. 'Maximum Carnage’in hakkı dört ya da bilemediniz beş fasikül bana kalırsa, keşke böyle yapılabilseymiş. Hikayenin çizim ayağına gelirsem, yazınla ilgili düşündüklerimin tam tersi bir noktadayım. Her sayfa birbirinden güzel; Mark Bagley, Sal Buscema, Alex Saviuk, Ron Lim her zamanki gibi ortaya müthiş paneller koymuşlar...


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutantın Alpha’sı, Gamma’sı, Omega’sı...

Nils Holgersson ve Morton: Sapasağlam Bir Çocukluk Nostaljisi...

Clone...