Red Monika

Red Monika

Red Monika hepi topu 9 sayılık bir comics geçmişi olan ancak buna rağmen pin-up çizerlerinden çok yoğun talep gören bir karakter. Dişli ve karşı konulmaz yoğunlukta dişi bir ödül avcısı...

Joe Madureira, Red Monika'yı yaratırken iki 'femme fatale'den yola çıkar: Savaşçı yeteneklerini erkek egemen Türk çizgiroman okurunun gönlünde ayrı bir yeri olan Red Sonja’dan devşirirken, fiziksel görünümünü de baştan çıkarıcı bir diğer tehlikeli kadın Jessica Rabbit’ten alır...

Jessica Rabbit

Madureira Red Monika’nın çıkış noktasını şöyle anlatmakta: 'Monika için amaçladığım comics kötü kadınlarını göz önünde bulundurarak en kötünün de kötüsü bir karakter olmasıydı. Abartılı vücut ölçülerine gelirsek. 'bugün' comics kızlarının resmedildiği bu aşırı görünümü bir nevi tiye alıyordum.'

Beklenildiği üzere Red Monika, Battle Chasers serisinin en gözde karakterine dönüşür ancak tüm popülaritesine rağmen Battle Chasers, her ay yirmi küsur sayfa çıkarmanın gerektirdiği yoğun çalışma temposuna Madureira’nın ayak uyduramaması yüzünden sadece 9 sayı sürebilir...

(Eeeee, tabi herkes bir Erik Larsen olamıyor: Sen hem 20 senedir hiç aksatmadan her ay Savage Dragon yaz – çiz, hem de bir yandan sektöre başka işler yap. Bu adam onunla çalışanların söylediği gibi gerçekten çizgiromanla yatan, çizgiromanla kalkan bir adam. Tam anlamıyla bir ‘comic book geek’...)

Yalan yok, Red Monika comics hatunları ilk beşime doğrudan giriş yapıyor ve bende şiddetli bir şekilde Battle Chasers okuma itkisi yaratıyor. Maalesef albüm Amazon’da yok. Baskısı bulunmayan Battle Chasers için bizim yayıncıları göreve davet ediyorum: Topu topu 9 sayı, bir batında halledilir ve Türk erkek çizgiroman okuru Red Monika’yı da dağarcığına ekler...

Son bir not: Taklit aslını yaşatır derler ama farkettiyseniz Dynamite’a geçmesiyle birlikte Red Sonja bugün bütün o haşmetleriyle!!! kendi taklidine ne kadar da benzemeye başladı. Taklit ve asıl yer değiştirdi adeta...

Dynamite sonrası Red Sonja - Silvestri'nin müthiş çizgileriyle




Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mutantın Alpha’sı, Gamma’sı, Omega’sı...

Nils Holgersson ve Morton: Sapasağlam Bir Çocukluk Nostaljisi...

Clone...